Connect with us

Fiyatları

İstanbul-Ankara arasına yeni otoyol! Güzergah belli oldu

Ankara-İstanbul arasında yapılacak otoyol projesinin güzergahı belli oldu. Bakan Uraloğlu, “Proje çalışmalarını başlattık. Coğrafyanın en müsaade ettiği güzergah, Sincan, Nallıhan, Beypazarı üzerinden doğrudan Akyazı’ya çıkan hattır” dedi.

Published

on

İstanbul-Ankara arasına yeni otoyol! Güzergah belli oldu

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara’da  Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet ve Ülke TV Ankara Temsilcisi Mustafa Pala’nın da aralarında olduğu gazetecilere iftar programında bir araya geldi. Uraloğlu, programda Suriye ile ulaştırma temaslarından süper hızlı tren projesine, metro ve otoyol yatırımlarından dijital platformlara yönelik yasal çalışmalara kadar geniş bir başlıkta değerlendirmelerde bulundu.

SURİYE İLE 5 SEKTÖRDE TEMAS

Uraloğlu, Türkiye’nin Suriye ile karayolu, demiryolu, havayolu, denizcilik ve iletişim alanlarında temas halinde olduğunu belirterek, “Karayollarına baktığımızda istenen standartlarda olmasa da hali hazırda işleyen bir sistem var.” dedi. Mevcut karayollarının geliştirilmesinin bir ihtiyaç olduğunu belirten Uraloğlu, söz konusu faaliyetlerin bir eylem planı çerçevesinde gerçekleştirileceğini; ancak karayolundaki iyileştirmenin ilk öncelik olmadığını da sözlerine ekledi.

Demiryolu için de Suriye tarafında yaklaşık 50 kilometrelik bir hattın tamamen tahrip edildiğini belirten Uraloğlu, “Onu yapma noktasında bir programlama yapmaya gayret ediyoruz. Yapabilirsek Şam’a kadar demiryolunu bağlamış olacağız. Bu gündemimizde.” dedi.

ŞAM HAVALİMANI ULUSLARARASI UÇUŞA HAZIRLANIYOR

Şam Havalimanı’nın Türkiye’nin teknik desteğiyle ayağa kaldırıldığını vurgulayan Uraloğlu, “Bazı sistemleri kurduk. Bir kısım radarların da temin edilerek kurulması lazım. Yerli ve milli de olsun istiyoruz.  ASELSAN üretimlerini yürütüyor. Arkadaşlarımız sahada.” açıklamasında bulundu.

Türk Hava Yolları’nın ilk etapta haftada 3 şimdi ise 5 olan Şam-İstanbul seferleriyle Suriye’yi bütün dünyaya bağladıklarını da dile getiren Uraloğlu, diğer hava yolu şirketlerinin de Sabiha Gökçen ve Esenboğa’dan Şam’a uçuş talebi olduğunu belirterek, “Sabiha Gökçen’den Pegasus’un, Esenboğa’dan Ajet’in Şam’a uçuş talepleri var. Bize göre uygun, karşı tarafla görüşüyoruz. Geçen hafta Sivil Havacılık Otoritesi Türkiye’deydi. Muhtemelen o da başlayacak.” şeklinde konuştu.

DEMİRYOLU AĞIMIZ 28 BİN 500 KİLOMETREYE ÇIKACAK

Türkiye’nin mevcut 13 bin 919 kilometrelik demiryolu ağını 2028’e kadar 17 bin 500 kilometreye çıkaracaklarını açıklayan Uraloğlu, bu hedefte Ankara-İzmir, Mersin-Adana-Gaziantep, Yerköy-Kayseri, Halkalı-Kapıkule ve Bilecik-Bursa-Osmaneli, Karaman-Ulukışla gibi hatların bulunduğunu ifade etti. Uraloğlu, “Tabii bizim hedefimiz 28 bin 500 kilometre. Ona yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz.” dedi.

“YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ’NDEN GEÇECEK HATTIN KREDİSİNİ TEMİN ETTİK DİYEBİLİRİZ”

Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçecek olan demiryolu için Dünya Bankası ile yapılan görüşmelerin olumlu ilerlediğini belirten Uraloğlu, “Gebze, Sabiha Gökçen, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul Havalimanı, oradan Halkalı’ya kadar inecek olan yaklaşık 120 kilometrelik hattın aşağı yukarı kredisini temin ettik diyebiliriz. Önümüzdeki aylarda ihalesini yapacağız.” açıklamasında bulundu.

SÜPER HIZLI TREN PROJESİ: 80 DAKİKADA İSTANBUL-ANKARA

Uraloğlu, mevcut hızlı trenlerle Ankara-İstanbul arasında 4 saat 20 dakikada seyahat edilebildiğini, Bilecik’teki tüneller tamamlandığında bu sürenin 3,5 saate düşeceğini belirtti. Uraloğlu, “Bu da yetmeyecek. Biz doğrudan süper hızlı trenin de proje çalışmalarına başladık. Saatte 350 kilometre hızla 80 dakikada gitmiş olacağız.” diye konuştu.

“LOKOMOTİFİMİZDEN VAGONLARIMIZA KADAR KENDİMİZ ÜRETİYORUZ”

Demiryolunu yapmak kadar, demiryolu araçlarını üretmenin de kıymetli olduğunu belirten Bakan Uraloğlu, “Yük araçları noktasında çok daha iyi noktada olduğumuzu söyleyebilirim. Lokomotifimizden vagonlarımıza kadar kendimiz üretiyoruz.” açıklamasında bulundu.

“225 KİLOMETRE SAAT HIZLA GİDECEK TRENİMİZ BÜTÜN HIZLI DEMİRYOLU HATTIMIZDA SEYAHAT EDEBİLECEK”

160 kilometre hızla giden milli elektrikli tren setini önceki aylarda hizmete aldıklarını anımsatan Uraloğlu, “225 kilometre saat hızla gidecek olan trenimiz bizim bütün hızlı demiryolu hattımızda seyahat edebilecek. Prototipin ilk üretimini önümüzdeki sene bitirip denemelere başlayacağız. 2027, seri üretime geçme ile ilgili hedefimizdir. Ortaya bir iddia koyduk. O iddiayı takip ediyoruz.” diye konuştu.

İSTANBUL’UN BİN 4 KİLOMETRE METRO HATTINA İHTİYACI VAR

İstanbul’un trafiğini yüzeyden çözme şansının olmadığını vurgulayan Uraloğlu, çözümün raylı sistem hatları olduğunu belirtti. Uraloğlu, “İstanbul’un bin 4 kilometre metro hattına ihtiyacı var.” dedi.

Şehir içinde ulusal ve uluslararası bağlantıları sağlayan hatlar haricinde metro hatlarının yapımının ilgili belediyelere ait olduğunu belirten Uraloğlu, “Eğer belediye bunu Bakanlık üzerinden yaptırmak ister de Bakanlık, Cumhurbaşkanımızın onayıyla bunu üzerine alırsa yapabilir. Mesela bakın tam pandemi sürecinde Çam-Sakura Hastanesinin metro hattı… Metroyu belediye ben yapmıyorum dedi ve Valiliğin koordinasyonuyla da o talep bize iletildi. Biz aldık yaptık.” şeklinde konuştu.

ESENBOĞA HAVALİMANI METRO HATTI’NDA REVİZYON

Uraloğlu, ayrıca Ankara Esenboğa Havalimanı Metro Hattı hakkında da açıklamada bulundu. Etlik Şehir Hastanesi ile Pursaklar ve Çubuk bölgesindeki yapılaşmayı da dikkate alarak projede bir revizyon başlattıklarını kaydetti.

ANKARA-İSTANBUL ARASINA YENİ OTOYOL

Ankara-İstanbul arasında, özellikle İstanbul’dan gelirken, Kuzey Marmara Otoyolu’ndan çıktıktan sonra neredeyse şehir içi trafiğe girilmiş gibi olduğunu anlatan Bakan Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Şu anda Bolu Dağı’ndaki trafik 50 binlere yaklaştı. 80 binler hizmet seviyesinin iyice düştüğü, artık saatlik akım hızının 80 kilometrelerin altına düştüğü bir seviyedir. Bize 10 yıl sonra burada yeni bir otoyol lazım olacak diye hesap ediyoruz.”

Proje çalışmalarını başlattıklarını da kaydeden Uraloğlu, “Burada en uygun güzergah, coğrafyanın en müsaade ettiği güzergah, Sincan, Nallıhan, Beypazarı üzerinden doğrudan Akyazı’ya çıkan hattır.” dedi.

YAP-İŞLET-DEVRET PROJELERİNİN BUGÜNKÜ DEĞERİ 83 MİLYAR DOLAR

Yap-İşlet-Devret modeliyle hayata geçirilen projelere ilişkin eleştirilere de yanıt veren Uraloğlu, bu modelle projeleri hayata geçirirken, kamu kaynağını diğer bölgelerdeki köprü, tünel, yol projelerine ayırabildiklerine işaret etti.

Bakanlığın 70 civarında projeyi bu modelle hayata geçirdiğini belirten Uraloğlu, “51 milyar dolarlık bir yatırım yaptık. Hangi fiyatlarla? Yapıldığı yıldaki döviz fiyatları 51 milyar dolar yaklaşık. Bugün yapacak olsak 83 milyar dolardır.” ifadelerini kullandı.

Yap-İşlet-Devret modeliyle projeler yapmaya devam edeceklerini de kaydeden Uraloğlu, Ankara-İstanbul arasındaki Süper Hızlı Trenle ilgili dünya çapında 3-4 ülkenin, firmanın buna talip olduğunu kaydetti.

Garanti ödemeleri hakkında da Osmangazi Köprüsü’nden örnek veren Uraloğlu, “Garanti ettiğimiz rakamın bir buçuk katını geçmiş durumda. 98 kilometrelik bir hattı bypass ediyor. Orada insanlara kazandırdığımız zamanı, yakıtı düşünün.” değerlendirmesinde bulundu.

ESENBOĞA YENİ PİSTİNDE SONA DOĞRU

Ankara Esenboğa Havalimanı’nda üçüncü pistte ve kule yapımında sona yaklaştıklarını kaydeden Uraloğlu, Antalya Havalimanı’nda da çalışmaların tamamlanmak üzere olduğunu söyledi.

ANTALYA’YA ÖZEL YANGIN PİSTİ

Uraloğlu, Antalya’da ayrıca yangın müdahale uçaklarının trafiği etkilemesini önlemek için Orman Genel Müdürlüğü ile koordineli olarak yalnızca acil durumlarda kullanılacak bir hava kampüsü üzerinde çalıştıklarını da belirtti.

GOOGLE’IN ALGORİTMA DEĞİŞİKLİĞİNE YAKIN TAKİP

Bakan Uraloğlu, Google’ın algoritma değişikliği hakkında da açıklamada bulundu. Google’ın zaman zaman kendi kriterlerinde algoritma değişikliğine gittiğine işaret ederek, “Bu değişikliklerin kimseyi hedef almadığını ve kimseye avantaj sağlamadığını söylediler ama bu açıklamalar bizim için yeterince tatmin edici olmadı” dedi.

Google ile ilgili süreci Bakanlık olarak doğrudan yetkileri olmasa da yakından takip ettiklerini kaydeden Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Hafta sonu yine dijital mecralardaki basın mensubu arkadaşlarla beraber de görüştük. Onların da düşüncelerini aldık ve şimdi Kültür Turizm Bakanımızla da görüşüp bazı kanuni düzenlemeler yapma noktasında da bir çalışmamız olacağını söyleyebilirim.”

SOSYAL MEDYA İÇİN YAŞ SINIRI

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birinci derecede, İçişleri ve Adalet Bakanlığı ile de genel anlamda sosyal medyada yaş sınırlamasını değerlendirdiklerini belirten Bakan Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ekipleri bir araya geldik. Aşağı yukarı bir yol haritası tespit ettik. Onu artık metne dökme noktasında hazırlıklarımızın hepsini yaptık. Geldiğimiz nokta şudur: Sosyal medyada 13’le 16 yaş arası ebeveyn iznine tabi olsun, 13 yaş altı izin verilmesin şeklinde. Genel bir mutabakat sağladığımızı söyleyebiliriz. Bunu ete kemiğe büründürüp Meclisimizin takdirine AK Parti grubumuz tarafından bu getirilecek. Böyle bir düzenlemeyi bu sene içerisinde inşallah yapmış oluruz.”

5G’DE HEDEF 2026

5G’nin şu anda 34 üretim merkezinde denendiğini, İstanbul Havalimanı başta olmak üzere, 4 büyüklerin statlarını ve Meclisin belli noktalarını kapsadıklarını dile getiren Uraloğlu, “Hedefimiz bu yılın ilk yarısında bunun ihalesini yapmak. 2026’da da 5G’ye geçmek istiyoruz. Operatörlerle, onların beklentilerinin neler olduğunu, bizim beklentilerimizin neler olduğunu defaatle konuştuk süreci başlattık.” dedi.

KAYNAK: HABER7

Kaynak: Haber7

Fiyatları

Adana’da turfanda patateste hasat mesaisi başladı

Türkiye’nin kıymetli ziraî üretim merkezlerinden Adana’da erkenci patates hasadı başladı.

Published

on

By

Adana’da turfanda patateste hasat mesaisi başladı

İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün açıklamasına nazaran, geçen yıl 78 bin dekarlık alandan 318 bin ton rekolte elde edilen Adana’daki tarlalarda hasatla toplanan patatesler, kamyonlara yüklenerek farklı kentlere gönderildi.

İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu, Yüreğir ilçesi Esenler Mahallesi’nde hasadın başladığı patates tarlasında incelemelerde bulundu, üretici ve tarım emekçileriyle sohbet etti.

Kökçüoğlu, kentte şubatta meydana gelen zirai don nedeniyle patates yetiştirilen tarlalarda hasadın yaklaşık 25 gün geciktiğini bildirdi.

Zirai don sonrası çiftçilerin gerekli bakımları yapmasının sonucunu bugün tarlalarda görmenin memnunluğunu yaşadıklarını belirten Kökçüoğlu, şöyle devam etti:

“Don afetinde patateste yüzde 20 hasar tespitimiz vardı ama bunu bugün tarlada yüzde 10-15 düzeyinde görmek bizi açıkçası keyifli etti. Vilayetimizde ziraî üretim planlaması kapsamında patates üretimi yapıyoruz. Bu yıl 70 bin dekar alanda patates üretmeyi hedeflemiştik. Yaptığımız saha çalışmasında da bu kadar bir alanda patates üretildiğini görüyoruz. Ülkemizin muhtaçlığı olan patatesi turfanda olarak Adana’dan, daha sonra da başka vilayetlerimizden yaparak meselesiz bir formda gereğince üreteceğimize inanıyorum. Çiftçilerimiz üretiyor, ülke iktisadına katkı vermeye devam ediyor.”



Kökçüoğlu, dönemin üreticiler için iyi ve bereketli olmasını temenni etti.

Üretici Muzaffer Turgut da zirai don sebebiyle hasadın gecikmesine karşın patateste randımanın güzel olduğunu kaydetti.

 

KAYNAK: AA

Kaynak: Haber7

Continue Reading

Fiyatları

İstanbul’da 10 evden 4’ünün deprem sigortası yok

Marmara Bölgesi’nde en yüksek deprem sigortalılık oranı yüzde 83 ile Yalova’da olurken, İstanbul’un deprem sigortalılık oranının yüzde 62 ile Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görüldü.

Published

on

By

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığından (AFAD) yapılan açıklamada, dün saat 12.49’da Marmara Denizi’nde Silivri açıklarında 6,2 büyüklüğünde meydana gelen depremin, Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Orta Marmara içinden geçen segmenti üzerinde gerçekleştiği belirtildi. Silivri açıklarında meydana gelen depremin ardından çok sayıda artçı sarsıntı kaydedildi.

Depremlerin ardından deprem sigortaları yeniden gündeme geldi. İki yıl önce yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası deprem sigortasına yönelik ilgi artsa da hala ciddi sayıda ev Zorunlu Deprem Sigortası’na sahip değil.

AA muhabirinin Doğal Afet Sigortaları Kurumundan (DASK) edindiği bilgilere göre, İstanbul’da zorunlu deprem sigortalılık oranı yüzde 62 ve yaşayan poliçe sayısı ise yaklaşık 2,6 milyon seviyesinde bulunuyor. Türkiye genelinde sigortalılık oranı yüzde 56 olurken, yüzde 62’lik sigortalılık oranıyla İstanbul Türkiye ortalamasının üzerinde yer alıyor.

İstanbul’daki sigortalılık oranı Türkiye ortalamasının üzerinde kalmasına rağmen hala 10 evden 4’ünün deprem sigortasına sahip olmaması dikkati çekiyor.

Bölgelere bakıldığında ise sigortalılık oranında yüzde 64 ile Marmara Bölgesi ilk sırada yer alırken, en düşük sigortalılık yüzde 45 ile Karadeniz Bölgesi’nde oldu.

DASK verilerine göre Marmara Bölgesinde en yüksek sigortalılık oranına yüzde 83 ile Yalova ulaşılırken, Yalova’yı yüzde 82’yle Sakarya, yüzde 79’la Tekirdağ izledi. En düşük oran ise yüzde 47 ile Bilecik’te kaydedildi.

SİGORTA SAHİPLERİ HASAR İHBARLARINI DASK’A İLETEBİLİR

Vatandaşlar, İstanbul’da dün gerçekleşen depremin ardından hasar gören sigortalı yapılar için DASK’ın “ALO 125” Zorunlu Deprem Sigortası Hattı’nı arayabilir, “www.dask.gov.tr” adresinden ve e-Devlet Kapısı’ndan hasar ihbarlarını kolayca gerçekleştirebilir.

Devletin güvence olarak sunduğu DASK, konutları depreme ve depremin doğrudan neden olduğu yangın, infilak, yer kayması ve tsunami gibi afetlere karşı güvence altına alıyor.

Zorunlu Deprem Sigortası uygulamasının başladığı 27 Eylül 2000’den itibaren gerek kurum gerekse sigorta şirketleri, toplumda sigorta bilincini artırmak amacıyla çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor.

KAYNAK: AA

Kaynak: Haber7

Continue Reading

Fiyatları

Karahan: Enflasyon düşüşü sürüyor ancak riskler canlı

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, enflasyon düşüşünün devam ettiğini ancak riskler canlı olduğunu belirterek, “Politika faizi, enflasyon görünümüne odaklanarak toplantı bazında ihtiyatlı bir şekilde ayarlanacaktır” dedi.

Published

on

By

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, ABD’de “Türkiye’de Para Politikası ve Enflasyon Görünümü” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.

Karahan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Dolarizasyon riskleri kararlı ve sıkı bir politika duruşuyla sınırlandırılmıştır. Para politikası aktarımı son bir yılda önemli ölçüde iyileşmiştir.

Enflasyon düşüşü devam ediyor, ancak riskler canlı.

“MALİYE POLİTİKASI DEZENFLASYONA ÖNEMLİ KATKIDA BULUNACAK”

Sıkı para politikası duruşuna ilişkin kararlılık, iç talepteki ılımlılık, Türk lirasındaki reel değerlenme ve enflasyon beklentilerindeki iyileşme yoluyla dezenflasyon sürecini güçlendiriyor. Bundan sonra, maliye politikasının artan koordinasyonu da bu sürece önemli ölçüde katkıda bulunacaktır.

Sıkı para politikası duruşu, enflasyonda sürdürülebilir bir düşüş yoluyla fiyat istikrarı sağlanana kadar sürdürülecektir.

“PARA POLİTİKASI DEZENFLASYONU GEREKTİREN SIKILIĞI SAĞLAYACAK”

Politika faizi, gerçekleşen ve beklenen enflasyonu ve altta yatan eğilimi dikkate alarak öngörülen dezenflasyon yolunun gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde belirlenecektir.

Kurul, politika faizini, enflasyon görünümüne odaklanarak toplantı bazında ihtiyatlı bir şekilde ayarlayacaktır.

Enflasyonda önemli ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi halinde para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır.

Kaynak: Haber7

Continue Reading

Trending

jackbom sex hikaye